18 Şubat 2013 Pazartesi

Muffinim:)

          Bugün, ilerde senin bana -anne bana yine onlardan yapsana diyeceğin (öyle ümid ettiğim:) muffinlerden yaptım... ama sen şimdilik hiç hoşlanmadın hatta mikserin sesini duyunca ağlamaya başladın yatıştırıp yatağına götürmek zorunda kaldım:) ama çok lezzetlli olmuşlardı biz çayla afiyetle yidik:)
 Yemeklerden  bahsetmişken bugün sana yoğurtlu yayla çorbası yaptım ama beğenmedin, geçen gün yoğurdu direk vermiştim onu da beğenmemiştin ..Acaba sen yoğurt sevmeyecek misin ? bakalım göreceğiz...Meyveleri bayıla bayıla yiyorsun şimdilik..Ete yeni başladık ve elle yemene izin verdiğim için onu da sevdin... En favori yemeğin çok şükür ki hala anne sütü:) Bundan vazgeçeceğimiz gün biliyorum ikimiz için de çok dramatik olacak..neyse şimdilik bunları düşünmek istemiyorum.. Bakalım zaman bize  neler gösterecek... Bugünlük bu kadar çünkü gözüne kestirdiğin kitaplığın etrafından ayrılmıyorsun, sanki bir fırsat kolluyorsun hı Mavi muffinim ;)
 

17 Şubat 2013 Pazar

günün notu

             Mavi bugün çok kısa da olsa emekledi:)  kolları ve bacaklarından destek aldı ,gövdesini yerden kaldırarak biraz ilerledi ! Heyecanlı bekleyiş içerisindeyiz...
             Dün mama sandalyesine geçtik bir de.. Daha tam oturma dengesini sağlayamasada, orada oturup yemek yemek daha zevkli geldi, hissettim:) Bugüne kadar Fisher Price'ın ana kucağında yiyordu ek besinlerini..Öne doğru eğilip, ilgisi dagılabiliyordu.Güzel güzel yemeklerini bitirmen temennilerimle hayırlı olsun sandalyen oğluş:)
             Sabahları 6, 6.30 gibi uyanma rutinimiz devam ediyor..Tabi biz babayla beraber gece yarılarına kadar oturunca o saatlerde senin kadar dinç olmamız zor oluyor beybe:)
Yine de o saatlerde Armağan eşlik ediyor Mavi'ye ...Ben gece boyunca, aralıklarla Maviye meme vermek için uyandığım için, sonrasında da uykuya hemen geçemediğim için Armağan kadar uykumu almış olamıyorum... Bu yüzden sabah oyalamaları ve alt değiştirme görevi babamıza ait..Sonrasında hep beraber yataktan kalkıp kahvaltımızı hazırlıyoruz.. Maviye sabah mamasını yedirme görevi de babamızda... Kısaca babamızın evde olduğu zamanlarda yardımcı görevler ve çoğunlukla oyun oynama rutinleri onda.. Birlikte oldukları zamanların mümkün olduğunca kaliteli geçmesi çabasındayız..Bütün gün boyunca 10 parçaya bölünen anneler için bu kadar da jestler olsun ama dimi.. hatta jest bile denmez ortak iş bölümü diyelim.. :)

11 Şubat 2013 Pazartesi

Diş geldi diş! :)

      
         Hemen her günkü gibi saat 6 sularında minik minik sesler çıkararak uyandın yine o sabah. Babanda hemen yanımıza aldı yatakta oynayalım, biraz da uyuklayalım diye... oynarken oynarken gülücükler saçtın etrafa ve baban bir şey gördü; "sevtap yoksa bu dişmiii?" uyku sersemliğim o saniye gitti zıplayıp hemen yanınıza geldim görmeye çalıştım, ben çalıştıkça sen kapattın , en sonunda açtın ağzını ve gördüm o minik dişçiği:) Şimdiye kadar böyle bir olaya şahit olmamıştık ki geçirilen süreci anlayalım...Belki de orada sinyaller veriyordu minik dişcağız biz anlamadık bile.Acaba geçen haftaki hastalığında bu dişinde mi katkısı vardı diye düşünmeden edemedim :/
her neyse olan olmuştu, şimdi bu mutluluğu yaşamanın zamanı,otuziki tane inci gibi kuvvetli dişlerin olacak inşallah..
hergün ayrı bir zevk yaşatmayı nasıl becerebiliyorsun o minicik halinle be evladım :))  adamın dibisin bence sen :)
Ha bu arada dişi ilk farkeden hediyesini almak zorundadır unutmadım, en güzel hediyeyi aldırıcaz babaya!

Hergün 1 keşif

Mavi'm Aras'ım bi tanecik oğlum,
Hergün seni bana verdiği için Allaha şükretme sebebim...
Şimdi sen 6.ayını tamamladın ve yavaş yavaş yerine sığmaz oldun...sürekli bir keşif halindesin , buna hergün şahit olmaktan sooonsuz bir zevk alıyorum. Beni her geçen gün yaptığın bir hareketle şaşırtıyor, yüzümü güldürüyorsun:)
Henüz emeklemiyorsun ama  döne döne istediğin, gözüne kestirdiğin her yere gidiyorsun.Örneğin dün salondaki ünitenin çekmecelerini açmayı başarmışken, bugün oturma odasındaki kitaplığı kestirdin gözüne..kitaba ilgin çok  erken başladı:)emeklemen yakındır bence...
Ek gıdaya geçtin ve maaşallah çok zevkle yiyiorsun... yeni tatlara açık olman ve bunları beğenip zevkle yemen tamamiyle benden geçmiş sana eminim:) Bugün babana bi sürü şey sipariş ettim, sana çeşit çeşit güzel mamalar,çorbalar, püreler yapacağım..
Bu durum sende değişikliklere de yol açmadı değil, artık kakan bir hardal kıvamında değil:) git gide koyulaşıyor beni benden alıyor! yeriz biz onu:)
Daha çok miniksin ama daha şimdiden müziğe, animasyona, çizgi filmlere çok ilgilisin...bu huyunu da benden almışsın besbelli...müzik değilde çizgi filmlerde ve tv'de üzülerek söylüyorum ki sınırlamalar koymak zorundayım ..bu senin motor gelişimini, ve diğer algılarını yavaşlatıyormuş bebeğim.. herşey senin iyiliğin için...
Geçen hafta hastanede geçen sürede senin yaşanılan olaylardan(kan alma, buhar verme v.s.) en az travma ile kurtulabilmen için çok faydasını gördük ama ne yalan söyleyim.. kim ne derse desin biz çok seviyoruz Psy ve Gangnam şarkısını :) bir de baby einstein serisini tabi:)
 yeni maceralerını dört gözle bekliyorum !



6 Şubat 2013 Çarşamba

büyüyoruz

     
    Mavi Bugün yani 6 Şubatta tam 6.ayını doldurdu :) yarı yaşında, kocaman oldu oğlum:)
  Onun büyümesine, yeni şeyler keşfetmesine, bunları yapmaya çalışmasına tanık olmak dünyanın en güzel süreci. Her günümüz dolu dolu geçsin, her an gülücüklerinin sesi duyulsun istiyorum. Onunla çocuk olmak benim en güzel sığınağım oldu.Bağıra bağıra şarkı söylemek, oyuncaklarla oynamak, uyku hallerimiz en güzel anlarımız.
Tabi her zaman güllük gülistanlık bir süreç olmuyor bu ne yazık ki...Geçen hafta çok hasta oldu Mavi... Ateşini 3 gün düşüremedik, burnu tıkandı, bu yüzden ememedi, halsizleşti...Grip virüsü kapmıştı maalesef..Bağışıklığıda zayıflamıştı..Bunları anlamak için Mavi'den kan aldılar ve adeta kalbime bıçaklar sapladılar:( o küçücük ellerinden, kollarından biz öpmeye kıyamazken kan almak için damar aradılar...İçim dağlandı resmen...Doğdu doğalı ilk defa acıdan ağladı oğlum...Aklıma geldikçe hala sinirlerimi bozan günlerdi.Bu ilk hastalanmamız değil ama ilk defa bu kadar ciddi bir süreçten geçtik..

Neyseki Mavi'nin neşeli mizacı bunun da üstesinden geldi. Adeta her zaman aşkla gülen gözleriyle bana teselli verdi.. Ellerini tuttukça kalbim ısındı.kokusunu içime çektikçe güneşim doğdu..
Tam iyileşmediğimiz ve bağışıklığımızı kuvvetlendirmemizin gerekli olduğunu düşündüğü için Mavi'nin doktoru biraz hastanede yatmamızı uygun gördü.5 gün kaldık Maslak Acıbadem'de..Mavicik normalde de hergün dışarıya çıkmadığı halde hastanede çok sıkıldı.İlaç vermek için içeriye gelen Hemşirelerin üzerine atlıyordu neredeyse oynamak için:) Ufacık bebek ne anlar ki? diyordur belki bilmeyenler ama kesinlikle sosyal bir cüce bu bebekler:)
Hemşireye "biz burada sıkıldık biraz Maviyle gezmek istiyoruz, hiç bebek var mı bu katta ?" diye sordum, "burada genellikle Onkoloji bölümü hastaları yatıyor, çocuklarda var ama bu kadar küçüğü yok" cevabını alınca üzüntüm ikiye katlandı:(Bir kaç gündür rastlamıştım çünkü koridorda o çocuklara.. Biz grip olunca bu kadar kederlenmişken o çocukların ve ailelerinin psikolojisini tahmin bile edemiyorum..Çok üzüldüm.
Tüm içtenliğimle dileğim o dur ki hiç bir bebek acı çekmesin,hasta olmasın ve hemen iyileşsinler...Gerçek olamayacak kadar zor, dünyanın kanununa aykırı bu istediğim biliyorum ama yine de diliyorum:(
Yani sözün kısası mutluluk ve eğlence kadar hastalıklarda büyütüyor "beni" ve bizi ...